28 Nisan 2024
İSA’YA DA, MUSA’YA DA YARANAMAMAK
- Cuma, 10 Şubat 2017
- Zeki Sarıhan tarafından yazıldı.
Birkaç gündür kendi kendime gülüp duruyorum.
Birisi görse “Deli mi bu adam ne!” diyecek.
Gerçi, içine çekildiğimiz anaforda gülünecek çok şey olup bitiyor ya, benim son günlerdeki gülüp durmamın nedeni şu:
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Partisinin Meclisteki salı toplantısında “Hayır”cı Doğu Perinçek ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan arasında seçim yaptıklarını ve yerlerinin Tayyip Erdoğan’ın yanı olduğunu ilan etti.
Doğu Perinçek, bulunduğu Çin Halk Cumhuriyetinden videolu görüntü ile yaptığı açıklamada Tayyip Erdoğan’a verilecek oyların Perinçek’e, Perinçek’e verilen oyların ise Erdoğan’a verilmiş olacağını, çünkü AKP’nin artık Vatan Partisinin savunduğu görüşlere geldiğini söylemiş.
Kamuoyu bu ilginç demeçler üzerinde düşünür ve tartışırken (birçokları da herhalde benim gibi gülerken) bu diyaloga Tayyip Erdoğan noktayı koydu ve Doğu Perinçek’in desteğine ihtiyacı olmadığını, onunla birlik olamayacaklarını söyledi. Gerekçe olarak, o da Bahçeli’nin gerekçesini kullandı: “Geçmiş’te PKK ile birlikte hareket etmek…”
İlk gülümseten olay, Doğu Perinçek gibi proleter devrimciliğinden yola çıkıp Tayyip Erdoğan gibi Ortadoğu’nun İslamcı diktatörleri gibi yetkiler kuşanan biri ile aynı yerde buluşmuş olmasıdır. Doğu Perinçek açısından bunun bir açıklaması vardır: Her ikisi de Kürt siyasi hareketine şiddetle düşmandırlar ve savaş taraftarıdırlar. Erdoğan ayrıca ABD ve Avrupa ile kavga halindedir ve bir denge unsuru olarak Rusya’ya yaklaşmıştır.
BAHÇELİ’NİN KAVRAYIŞ KITLIĞI
Devlet Bahçeli’nin tutumunda gülümseten konu ise Vatan Partisi bütün varlığı ve ruhu ile kendini Türk Milliyetçiliğine transfer etmişken, bu nadanla en yakın dostu Doğu Perinçek olması gerekirken, bunun farkına varmayışıdır. Perinçek’i hâlâ 1980’lerdeki gibi Kürt siyasi hareketinin dostu sanıyor. Bir insan ancak bu kadar saplantılı olabilir.
Tayyip Erdoğan’ın Perinçek’in uzattığı barış elini geri çevirmesi Bahçeli’nin gerekçelerine dayanıyor gibi ise de başka bir anlamı vardır. Çünkü Erdoğan’ın siyasi zekâsı, Bahçeli gibi donuk değildir. Başkalarındaki tutum değişikliğini dakikasında algılar ve onları kendi lehine çevirebilmek için her çareye başvurur.
Doğu Perinçek Tayyip Erdoğan’la temel politikalarla buluştuğunu ilan ettiği halde Evet için çamurdan adam yapacağı, aş taştığında kepçenin pahasının sorulamayacağı böyle kritik bir zamanda Erdoğan bu desteği neden geri çeviriyor?
ERDOĞAN’IN HESABI
Bunun nedeni de herhalde geçmişteki tutumundan ötürü Doğu Perinçek’in geniş kitlelerin gözünde bir günah keçisi haline getirilmiş olması, onu AKP’nin yanına kabul etmesinin kendisine bir şey kazandırmayacağını hatta kaybettireceğini düşünmüş olmasıdır. Gene de Bahçeli’nin rızası olsa için Perinçek’in desteğini kabul edecektir.
Zihinlerde şu soru da uyanıyor: Tayyip Erdoğan doğru yolda ise Vatan Partisi niçin Evet cephesinde değil de Hayır cephesinde yer alıyor? Yoksa Hayır kampanyası nedeniyle yapılan bu propagandanın gerçek içeriği kitlelere Erdoğan’a sınırsız yetkiler tanıyan bir anayasa değişikliğine Evet demeye teşvik etmek midir?
Vatan Partililerin ve Genel Başkanı Perinçek’in hem Bahçeli, hem Erdoğan tarafından refüze edilmesi gerçek bir üzüntü nedeni olmalıdır. Son 50 yıldır, önce Marksist solu kendi partisine çekmek için bütün sosyalist çevrelerle kavga et, ardından, milliyetçiliğe sıçrayarak MHP ve CHP seçmenine göz dik, bu da sonuç vermeyince Tayyip Erdoğan’ın yanına geçerek AKP seçmenine makul görünmeye çalış… Perinçek bir süredir, AKP ve MHP ile kendi partisini Vatan Cephesi’nin kurucuları olarak niteliyor. Bu cephenin başkumandanı Erdoğan’dır.
Şu dünyada insanı şaşırtan ve gülümseten ne kadar çok şey oluyor! Daha önümüzde uzun bir yol var. Kim bilir başka hangi sürprizlerle karşılaşacağız. Devlet Bahçeli ateşli bir sosyalist, Tayyip Erdoğan sıkı bir demokrat neden olmasın?