02 Mayıs 2024

ELEŞTİRENLERDE Mİ, İŞ BAŞINDA BULUNANLARDA MI?

  • PDF
Siyasetin özellikle iktidar kanadı eleştirilere her zaman kapalı davranmıştır. 
Hiç hazzetmediği durum eleştiridir. 
Her yaptığının doğru ve yerinde yapıldığını düşünür. 
Her icraatının övülmesini ister. 
En ufak bir eleştiride savunmaya geçer. 
Bu refleks genel ve yerel siyasette her daim kendini göstermektedir. 
Bazen gazetecilerin eleştirileri karşısında bile gazetecileri muhalefet partileri yerine koyarlar. Onların görüşlerini sanki muhalefet partisi görüşüymüş gibi tavır alırlar. Oysa gazeteciler eleştirel yaklaşımlarını ortaya koymuşlardır. Buna rağmen gazeteci görüşleri iktidarı elinde bulunduranlar tarafından muhalefet görüşüne dönüştürülür. 
Doğru yapılan işleri dile getirdiğimizde ve övdüğümüzde gazetecilik yaptığımız düşünülür, eleştirel yaklaşımlarımıza da “muhalefet yapıyor” denir.
Gazeteci kör ve sağır mı olmalı?
Konuşmamalı mı?
Sokağa çıktığında insanlarla hasbıhal olmamalı mı? Gözlem yapmamalı mı?
Yaklaşık bir haftadır dere üstünden akan lağımı görmemeli mi? 
İmarda yapılan bariz hatalara gözlerini kapatmalı mı?
Yeni imara açılan mevkilerde planlamalardaki yanlışları dile getirmemeli mi?
Fırsatını bulsa yolun ortasına yapılanacak olan art niyetli rantçılara verilen imar izinlerinin yanlışlıklarına kör mü kalmalı? 
Hizmet etmekle yükümlü olan yetkililerin uyarılmasına kulak mı tıkamalı?
Aslında bıraksınlar da herkes görevini yapsın. Eğer herkes görevini layıkıyla yapsa sorun da kalmayacak. Doğru çözümler oluşturulmuş olsa eleştiri de olmayacak. Kaldı ki; hayatın olağan akışında eleştiri daima olacaktır. 
Örneğin; adam yetkili.. görevli olduğu yıllarda yılda 50 bin metrekarelik mimari projeyi kendisi çiziyor. Kat fazlalıklarını görmüyor, kaçak katlara göz yumuyor, ufak bir ceza ile yasal hale getirirsiniz diyor. 
Buna örnek Fatsa’da binlerce bina bulabilirsiniz. 
Bu yetkilinin bu tavırlarından dolayı ciddi menkul ve gayrimenkul sahibi olduğu iddia ediliyor. Çalıştığı kurum sayesinde servet sahibi olduğu dile getiriliyor. Sokaklar yıllarca bunu konuşuyor. Her iktidarın bir kazançlı çıkanı oluyor. Fırsat kollayıcısı oluyor. Zenginleri türüyor. Yaptıkları işler belki yasal, yasal yollardan zenginler türüyor. 
Bu olumsuzlukları dile getirdiğinizde de “muhalefet yapıyor”, oluyorsunuz. 
Gazeteciler bu memleketin “işlerini düzgün yaptıkları sürece” aydınlık yüzleridir. Şeffaf pencereleridir. Gözü-kulağı, ağzı-dilidir. Bırakın doğru yerde doğru eleştiriler yapsınlar. Ancak hakaret, iftira, yalan ve karalama yapmasınlar.  
Doğru mu? 
Fatsa’da imar hızla gelişiyor. Yeni imar alanlarında hangi düzgün şehirleşmeyi görüyorsunuz. Yine çarpık yollar, gayri nizami caddeler, gayri nizami bulvarlar, eğik-büğük sokaklar. Hep fırsatlar ıskalanıyor. Düzgün bir şehirleşme yapılanamıyor. Beton yığınları sürekli yükseliyor. Nefes alınamaz yaşam alanları oluşuyor. İnsanlığa reva mı bu yapılaşmalar. 
Günah kimde?
Eleştirenlerde mi, iş başında bulunanlarda mı?
Başka sorum yoktur… 
 

Yorum ekle


Güvenlik kodu
Yenile

trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde