DAVUTOĞLU NEREDE,GÖRÜNMÜYOR

Dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu şu an hiç ortalıklarda görünmüyor.

Bütün dünyaya posta koyar,ortalığı inim,inim inleti,Suriye’ye balıklama dalmaktan,birkaç haftaya kadar,Şamda Cuma namazı kılmaktan falan söz ederdi.Onun Başbakanlığı döneminde Türkiye Cumhuriyeti bütün ülke ve kurumlarla papaz oldu.

            İran,İrak,İsrail,Rusya,Mısır,Suriye,ABD,AB…

            İsrail’e ana avrat söverler” Yahudi tohumları,Yahudi piçleri” diye bağırıp çağırırlar,en ağır hakaretleri ederlerdi.Rusyanın uçağını düşürdüler.Rusya’ya da posta koydular….

           Rusya’ya yalvarıp özür dilemek zorunda kaldılar çünkü Rus Turistler gelmiyordu,yaş meyve sebze ihracatı durmuştu.

           Ülkemizin onurunu korumak lazım.Ülkenin itibarı para kaynaklarından daha değerli olması gerekir.

           Şimdi sırada İran,İrak ve Mısır var.Onlarla barışmak üzereler.

            Böyle karmaşa dış politikayı uygulayan şahıs dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu idi.Her kürsüye çıktığında bağırıp,çağırır,tehditler savurur,şöyle yaparız böyle yapacağız diye çok boş nutuk atardı.

           Her cümlesi Allah’la başlar,Allah la biterdi.Kürsülerde elde ettiği duaları dinlerdik.

           Her konuda ,ama özellikle dış politikada hezimete uğradı.Ülkemizi özellikle yanlış Suriye politikaları nedeniyle milyarlarca dolar zarara soktuğu yetmezmiş gibi,yurtdışındaki saygınlığımızı da sıfırlamayı başardı.

           İş akdi feshedilen son Başbakan o günden beri kayıp!...Niçin görünmüyor.

           Kürsülere çıkmıyor,partisinin toplantılarında boy göstermiyor…Ama en kötüsü Tayyip/Binali ikilisinin hışmından korkan partilileri bile yanına uğramaktan korkuyor.Çevresi ise boşaldı

Türkiye’de siyasi entrikalığının doğal sonucu işte budur.

Düne kadar sana alkış tutanlar,sana en büyük sensin diye yağ çekenler,medyada övgüler düzenleyenler çevrenden bir an önce kaçıp toz olur.

Anımsayın,AKP iktidarının ilk yıllarında isimli bir Maliye Bakanı vardı ve ilah gibiydi.Son kullanma tarihi Kemal Unakıtan dolunca onu da Davutoğlu gibi hemen şutladılar.Belki de ilk şutlanan o olmuştu.

Tanıyorsunuz şimdi sorun bakalım kendisine,çevresinde kimler kalmış,kaç kişi kalmış!...

Bülent Arınç’a aynı soruları sorun!..

Bunların borusu iktidar oldukları sürece öter,sonra ise kesilir.Kendilerini en büyük ulaşılmaz zannedenler günün birinde tepetaklak olup gittikleri zaman tek başlarına kalırlar,kafalarına saksı düşmüş gbi olurlar.

Şimdi Davutoğlu’nun başına gelen de işte budur.Ama yaşamını büyük bir rahatlık içerisinde sürdürmeye devam edecektir…

            Çünkü ülkemizi Recep Tayyip’le birlikte özellikle Suriye bataklığına sürükleyen bu şahsa da hiçbir şey yapılmayacak,kendisinden asla hesap sorulmayacaktır.

             Çevresi boşalmış,artık herkes kendisinden kaçıyormuş,hiç dert değildir.

            Daha dün Fransadaki saldırıda halkın arasına dalan kamyonun freni patlamıştır…Terör değildir.84 kişinin yaşamının yitirdiği katliamla ilgili paylaşımının altına sırıtan surat fotoğrafı koyuyor.

            Atatürk havalimanına kadar gelen yarı beline kadar sakallı cihatçılar,sorgu sual edilmeden rehberler eşliğinde Güneydoğu kentlerimize,oradan da Suriye deki cephelerine gönderildi.Topraklarımızda binlerce terörist devşirildi.Dünyanın bir ucundan yola çıkan İŞİD’çiler,aktarmalı uçak seferleriyle Hatay’a indirildi.AKP önde gelenleri ağız birliği etmişcesine Esad’ın iki ay içinde gideceğini,Şamda Cuma namazı kılacaklarını söyledi.O hırsla ve hızla ülkenin sınırları kevgire çevrildi.Şu an süratle yeni Türkiye İŞİD’leşmektedir.Gezici Araştırma Şirketinin Mayıs-2016’da yaptığı araştırma en canlı örneğidir.Kalın Sağlıcakla