02 Mayıs 2024

İSTİKLAR MARŞI BİR DAHA YAZILAMAZ

  • PDF
Emperyalist güçlere karşı verdiğimiz bağımsızlık savaşında yek vücut olduk. Bizler, sizler,o nlar ayırımı yoktu; mezhep veya etnik köken ayrımcılığı da.
Uğruna savaş verdiğimiz değerlerimiz vardı; bunlar vatandı, bayraktı, özgürlüklerimizdi.” Korkma ! “ diye başlar Akif şiirine “ Yurdumun üstünde en son ocak” var olduğu müddetçe,” Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak” der.
Sonsuz bir imanla güvenir “ ezelden beridir hür yaşamış” ulusuna, “ Kükremiş sel gibidir” o ve kendinden emin haykırır dünyaya; “ Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım”
İstiklal Marşımız, bünyesinde, millet olmanın en temel özelliklerini taşır;
Milli mutabakattır. Özgürlüğün destanıdır. Uygarlığın takdimidir.
Hür doğup, hür yaşamış bir milletin deklarasyonudur. Ümit doludur.
Aydınlık,  yarınlara işaret eder.
İnanç tazeler, cesaretin ve azmin her zorluğu yeneceğinin bildirir.
Aidiyet der, vatan duygusuyla imanı derc eder.
Akif’in yazdığı şiir, 12 Mart 1921 ‘de TBMM’de milli marşımız olarak kabul edilir. Bu toplantıda Atatürk ön sırada oturmaktadır. Şiiri büyük bir heyecanla dinler. Çoşkuyla ayakta alkışlar.
Şiirin bestelenecek kıtaları belirlenir.Atatürk’ün bu noktada bir müdahalesi olur; “ Benim en beğendiğim yeri almamışsınız.
Bu marşın İstiklal davamızı ve ruhumu anlatması bakımından en önemli mısraları şunlardır. der
Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımın hürriyet Hakkıdır; Hakk’a tapan milletimin İstiklal”
Gelecek nesillere bir de vasiyet olacaktır; “ Benim bu milletten asla unutmamasını istediğim mısralar bunlardır.” der.
Marşın hangi koşullarda ve nasıl bir duyguyla yazıldığını,16 Haziran 1936’da şöyle ifadelendirir Akif.
“ Yarabbi,bu samimi ve heyecanlı günlerdi.Bir gün bile ümidimizi kaybetmedik,asla ye se düşmedik.Ne topumuz,ne tüfeğimiz vardı.Fakat imanımız büyüktü. Doğacaktır sana va’dettiği günler Hakk’ın Kim bilir,belki yarın,belki yarından da yakın! Bu ümitle,imanla yazılır.zaten ben başka türlü düşünüp yazanlardan değilim.
O şiir,milletin o günkü heyecanının ifadesidir.Bin bir facialar karşısında bunalan ruhların ıstıraplar içinde halas(kurtuluş) dakikalarını beklediği bir zamanda yazılan bu marş, o günlerin bir hatırasıdır. O şiir bir daha yazılamaz… Onu ben de yazamam.O’nu yazmak için o günleri yaşamak lazım. O şiir artık benim değil,milletimin malıdır,millete en kıymetli hediyem budur.Allah bu millete bir daha istiklal marşı yazdırmasın”
Yanlış politikalarla gelinen sonuç ortada; verilen şehitler yürekleri dağlıyor. Arkasını terör örgütlerine dayandığını söyleyen partinin vekilleri Meclis’ te!
İçinde bulunduğumuz kriz, kültürel kodlarımızı yeniden okumayı zorunlu kılıyor.Bunu ya yapacağız, ya yapacağız. Başka çaresi yok
Mesele AKP’nin, CHP’nin MHP’nin ya da diğer partilerin başarı ya da başarısızlığı değildir. Türkiye Cumhuriyeti’nin bölünmez bütünlüğü ve vatandaşlarının dokunulmaz yaşam haklarıdır.
Mesele Türkiye Cumhuriyeti topraklarına kasteden, askerimize ve güvenlik güçlerine silah çeken terör örgütleriyle mücadeledir.
Bu noktada tüm siyasi partilerin,tüm kuruluşların, tüm aydınların, tüm vatandaşların yeri,safı bellidir.
Girmeden tefrika bir millete düşman giremez. Toplu vurdukça yürekler, onu top bile sindiremez.
Kalın sağlıcakla!
trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde