03 Mayıs 2024

ENKAZ

  • PDF

                               

 

 

       Beceriksizler görevlerini yapamayınca kendilerinden öncekileri eleştirir ve suçlarlar. Bunun için en klasik cümlede anlamı yıkıntı, döküntü, çöküntü olan” Enkaz” dır.

          Enkaz yakın tarihimize 2004 yerel seçimlerinde Ulukışla da AKP lilerin minibüs üzerine

yazdırdığı  “İktidarla el ele 84 yıllık karanlığa son” sloganı ile başladı. Haklarında Meclis’e hakaretten dava açıldı, sonucu bilemiyorum.

          Mesleği eczacılık ama AKP’li belediyelere lale satan eski vekil Tülay Pabuşçu da “ 600 yıllık İmparatorluğun reklam arası sona erdi” diyerek yalakalık yaptı ama enkaz vekiller arasındaki yerini aldı. Olsun laleler para olarak açmaya başladı ya!

          First lady, enkaz işlerini üst makama bulaştırmasa iyiydi, duramadı ve “Artık yeni bir kavşaktayız. Türkiye’nin 90 yıllık enkazını kaldırdık.“ diyerek enkazın tozunu toprağına kattı. Bu ne büyük enkazmış on dört yıldan beri kaldırılamadı! Tarih iyi bilinip bakılırsa genç Cumhuriyete sadece borç bırakılmış. Bu durumu biliyorlar ama bugünkü yalanı, dünü karartmakla aydınlatırız bilinciyle sahtekarlığı bırakmıyorlar.

          Cumhuriyet kurulduğunda ne vardı?

          11 milyonu köyde yaşayan, 13 milyona yakın nüfus vardı. İki milyonu sıtmalı, bir milyonu frengili ve üç milyonu da trahom hastasıydı, Kalanının çoğu da doğal olarak yaşlı ve gaziydi.

          38 bininde okul olmayan 40 bin köy vardı,

          Modern tarım araçları ve traktör yoktu, karasaban vardı. Öküzlerde bu gün olduğu gibi eksik değildi!

          Ortalama ömür 40 lı yaşlardı. Bebek ölüm oranı yüzde 48 di, neredeyse doğanın yarısı ölüyordu, 337 doktor, 60 eczane, 136 ebe vardı.                                                                                                                                                 

          Elektrik İstanbul, İzmir ve Tarsus’ta vardı.                                                                                                                                                       

          Kimi hicri, kimi rumi takvimi, kimi alaturka saati kimi zevali saati kullanıyordu. Sekiz yüz bin liralık kol saatleri yoktu.                                                                                                                        

          Erkeklerin yüzde yedisi, kadınların binde dördü okuma yazma biliyordu. Af edersiniz ama birilerinin bir yerlerine kıl olmak isteyenler ile hanımefendilere ithaf olunur.                                                                                                           

         Tiyatro, sinema, güzel sanatlar vb. etkinlikler sıfırdı, daha doğrusu halk onların adını bile bilmiyordu.                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                           

         Bunları Cumhuriyet yaşama geçirdiği gibi yarattığı değerlerini de 53 milyar dolara özelleştirerek enkaz haline siz getirdiniz. Kaldırmadığınız enkazlardan bazıları Deniz feneri, 17/25 Aralık, Ergenekon, Balyoz, dini yozlaştırmak, ülkeyi komşularıyla düşman hale getirmek, Süleyman Şah Türbesi nakli falan olmasın.             Cumhuriyet kurulurken Ali Dibolar, Kemal ağabeyler, din bezirganları, halkına küfreden işadamları vb yoktu, Mehmet Rifat Börekçiler, Çakırcalı Efeler gibi adam gibi adamlar vardı. Onlar enkazdan hiç söz etmedi,

          Enkaz kaldırdık diyenlerin “Kararına uymuyorum, saygı da duymuyorum’’ Sizin krikoların hidroliği bitiyor haberiniz olsun, yavru enkazcılar…!

trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde