04 Mayıs 2024

HAVAGAZI

  • PDF

 

 

          AKP Ağustos 2001’de dörtlü bir ekibin önderliğinde kuruldu. 3 Kasım 2002’de yapılan seçimde halkın verdiği gaz ile iktidara geldi. Ekip başı Erdoğan yasaklı olduğu için meclise giremedi. CHP’nin Anayasal gaz vermesiyle Mart 2003 tarihinde yenilenen Siirt seçimleriyle milletvekili seçilerek meclise girdi ve musluğun başına geçti. 7 Haziran 2015 seçimlerine kadar halk yeterli gazı verdi, onlarda gaz basıncını iyi ayarladı. Bu tarihte yapılan seçimde gaz kaçağı ortaya çıktı. Halbuki gaz kaçağı daha önceleri başlamıştı ama halk tarafından kabul görmemişti. Çünkü halkta tüpünü doldurmayı öğreniyordu. İlk gaz kaçağı, dörtün biri olan Abdullatif Şener tarafından 2007 yılında oldu. Çok güçlü filtre edildiği için gündemde kalmadı yani kokutmadılar.

          Zamanla yanlışların doğrulardan fazla olması sonucu ikinci gaz kaçağı Cumhurbaşkanlığı bitince Abdullah Gül tarafından oluşturulmaya başlandı. Fakat kokusu henüz çıkmadı. Görev başındayken uyumlu bir ikili görünümü verdiler, geleni onayladı gideni onayladı peşine takılıp toplantıyı bile terk etti. Ayrılınca kem kümler sonucu sinir gazı kendi mahallelerinde oluşmaya başladı.

          Daha sonra Bülent Arınç’ın kokuttuğu göz yaşartıcı gazlar gözlerinden akmaya başladı. Bazen ara gazı veriyordu ama basıncını da ayarlıyordu. Ankara Büyükşehir belediye başkanının ağır gaz kokusu yaydığını ve gazın çeşidini Haziran 2015 seçiminden sonra açıklayacağını söylemesine rağmen açıklayamaması hardal gazımıydı sorusunu aklımıza getirdi.

         Son gazlanmalardan biriside Abdullah Gül'ün Ankara'daki patlamanın ardından HDP'ye taziye dilemesi hakkındaki bir soruya, Başbakan Davutoğlu’nun "Sayın cumhurbaşkanımızın kendi takdirleri ama şunu ifade etmek isterim…. Burada taziye evi kim? Taziye kime verilir. İlk günden itibaren şunu söyledim taziye evi Türkiye Cumhuriyetidir" diyerek soy gaza biber gazı sıkmaya başladı.

         Birde kuru fasulye gazı gibi anında uçup gidenler vardı ki sorma gitsin. Ucube gibi oldular. Eski Turizm Bakanı, hükümetin şimdi paralel dediği eski ortakları, ulusal medyadaki kimi yazar (hanımlar, beyler) ve gazete ile televizyon sahipleri vb. Bizi yiyemiyorlardı ki yesinler. Şimdi bir seviyorlar bir seviyorlar sormayın gitsin, olsa bize sevgi gazı verecekler. Şimdilerde senden, benden daha demokrat söylemleri yoksa gaz zehirlenmesi olayım gitsin. Ayrılan yada kovulanlar yakıcı gaz oluyor nedense! Demek ki içeride çok gaz kokusu var.

         Biz işimize bakalım. 2002- 2009 yılları arasında Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı yapan hemşehrimiz M.Hilmi Güler’in zamanında ilçemize doğal gazın geleceği ve kullanılacağı duyurulmuştu. Sonra eski bakan 14 Eylül 2010 yılında, “Bakanlığım döneminde Ordu ili doğalgazı yakmaya başladı. Fatsada’da en geç Kasım ayında doğalgaz meşalesini yakacaklarını açıkladı.”  Arşivlere bakın. Yılları saymazsanız Kasım ayına on bir gün var! Acaba o tarihten beri gaz vardı da yakmaya kibrit mi yoktu? Ünlü filozof Eflatun derki; “Bilirken susmak, bilmezken söylemek kadar kötüdür.”      

       Önceki gün 20 Ekim 2015 tarihli bir davet aldım, üzerinde “Fatsa Doğal Gaz Dağıtım Projesi İlk Gaz Verme Töreni” yazıyordu.  İlk gazı daha önce duymammıştım, ilginç geldi.                                                                       

        Benim aklıma“Seçimlere yakın bizi yine gaza getirip oy istiyorlar” gibi geldi. İlk gaz verme töreni 20 Ekim ise, sizde 1 Kasımda havagazı verin helalleşin gitsin. 

trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde