04 Mayıs 2024

ŞAMIN ŞEKERİ

  • PDF

            Mart 2011 den beri Suriye’de iç savaşta 181 bini sivil olmak üzere 217 bin kişinin hayatını kaybettiğini Suriye İnsan Hakları Örgütü açıkladı. Dört yılı aşkın süreçte ölenlerin 19 bininin çocuk, 19 bininin kadın olduğu ve 12 bin kişinin ise cezaevlerinde işkenceden öldüğü ifade edildi. Beşinci yılına giren iç savaşın daha ne kadar süreceği ve kaç kişinin öleceği şimdilik belirsiz.

           Suriye iç savaşından Suriye halkı dışında en çok zararı da ülkemiz ve vatandaş olarak biz gördük. Ekonomik olarak şimdiye kadar gördüğümüz zararın boyutu 6.5 Milyar dolar, son dört yılda da ihracattan yaklaşık 6 Milyar dolarda kaybımız var. Toplamda 12.5 Milyar dolarlık bir kayıp söz konusu. Hesap edemediğimiz ve ileride ödeyeceğimiz zararın bedeli ise ölçülemez bir durumda olup zamanla ülkemize faturası kesilecektir. Bu faturanın içinde toprak kaybı bile olabilir. Biz 6.5 milyar doları kimlerin dış politika cehaleti ve yanlış hesapları yüzünden harcadık. İki milyondan fazla bir nüfus (Ordu, Giresun, Trabzon ve Rize nüfusunun toplamına eşit) ülkemizin dört bir yanında pervane gibi dolaşmaktadır. Onlar istermiydi vatanından ayrılmayı ve başka ülkelerde sefalet ile çoğu zamanda can korkusu içinde yaşamayı ve göç etmeyi.

 

           Biz bu işe niye karıştık da ülkemizin huzurunu kaçırdık, vatandaşımıza ve ülkemizin kalkınmasına harcanması gereken kaynaklarımızı savurduk, bunu bize biri anlatsın. Bizi bu bataklığa saplayan AKP hükümetinin ta kendisidir. Suriye politikalarıyla Ortadoğu’da itibar kazanmayı ve bir mezhebi ötekileştirmeyi düşünürken ABD’nin “Büyük Ortadoğu Projesinin” yaşama geçirilmesini hızlandırmışlardır. 911 Km lik kara sınırı uzunluğumuz olan ülkeyle düşman olduk ta ne kazandık? Komşusunun huzursuzluğundan huzur bulan bir ülke ben duymadım. Hükümetin hariciyecileri duydu mu acaba?

          Dış politikada Mısır, Suriye, İran, Irak ve Libya gibi nüfusunun çoğu Müslüman olan ülkelerle ilişkilerimizi de felç ettik. İnanıyorum ki Dışişleri Bakanlığımız hiç olmasaydı ilişkilerimiz bu ülkelerle daha iyi olabilirdi.

          Suriyeli olmak, mülteci olarak sürünmek ve çocuk cesedi olarak denizde kıyıya vurmakmıdır? Biz bu işe Erdoğan’a, üç saatte Şam’da Cuma namazı kıldırmak için mi karıştık? Bizim camilerde abdest tutamıyorlar mı yoksa? Namaz kılınamadığı gibi yanlış politika yüzünden iki terörist komşumuz daha oluştu.

          Ne Şam’ın şekeri ne Cuma hutbesi, abdesti bozdun hacı… iyi mi böyle?

trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde