Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar,”İdlib için A, B, C planları hazır. Yeri ve zamanı geldiği zaman uygulanmaya başlar” ifadesini kullandı. Sandım ki bakanımız yirmi dokuz harflik bir plan yaptı da Q ve X’i unuttu!

 

“Türkiye Suriye'den ne zaman çıkacak?” sorusu üzerine ise, “Anayasa yapılacak, meşru bir seçim yapılacak, meşru bir yönetim olacak, demokrat bir devlet olacak, herkes yerini alacak......” Bunların çoğu bizde yok Hulusi bey, önce bize lazım. O zaman ya “iğneyi kendimize batıralım” ya da “eve lazım olan Emevi Camisine haram” diyelim. Anlaşılan bizden esirgedikleri ileri demokrasiyi önce eski kardeşleri Esad’a götürecekler! Libya’da neler olup bittiği pek bilinmediğinden oraya ilgili plan sanırım “bir kaç X” planı yapılmıştır!

 

Kamuoyu bu planları gayet iyi tanır düşüncesindeyim. Örneğin “A” planı Hazine ve Maliye Bakanı damat Albayrak’ın planı olabilir. Çünkü vergi için pahalı katları, gezi için yatları çok iyi bilir. Büyük bir olasılıkla planının içinde on iki aylar yer almıştır. Çünkü Şubat Ocaktan, şu ay şundan iyi olacak derken on ikisi de lazım! Tamtakır ettikleri ve tekrar derya deniz yapmak istediği hazineye birşeyler akıtmak için boruya ihtiyaç olabilir. Çünkü ceplerimizden veznelere boru döşeyip “çok önemli, çok önemli” işler yapacaklar ya...

 

Bütçesi 11 milyar lirayı aşan Diyanet İşleri Başkanlığı‘nın yayımladığı dergide tasarruflu pazar alışverişi anlatılarak “tüm pazarı gezip fiyatları öğrenin, ucuza almak için akşam saatlerini bekleyin.....” gibi tavsiyeler varmış. Ancak abdest almak, kadını pazara çıkarmayıp alışverişi erkeklerin yapması gibi telkinleri unutmuşlar. O kadar büyük bütçelerle ve milyonluk makam araçlarıyla içli dışlı olunca diyanet dini unutup, ekonomi fetvaları vermeye başlamış. Keşke birazda ahlak fetvaları verseler. Ancak görülen o ki ekonomimizde abdestli olduğuna göre ahlakımız sıfır çekse de, pedofiliyi savunan profesörler bile yetiştiğine göre sırtımız yere gelmez...!

 

Kaç numaralı plan olduğunu bilemiyorum ama emekliler üzerinden dahi planlar yapıyorlarmış.! Bunun içinde SGK harıl harıl çalışıyormuş. Bayram ikramiyelerinin alım gücü iyice düştü kaldıralım gitsin ve sağlık katkı payını arttıralım gibi dahiyane düşünceleri varmış.

 

Ekip çalışmasının gerekli olduğu günümüzde bir kişinin planları içte ve dış politikada hep sorun yaratıyor. Bu planlar X,Y,Z’si bilinmeyen denklemi aştı yani gittikçe çözümsüzlüğe gidiyor. Bütün planların sonu “ÜB” planına çıkıyor. O da ne derseniz, ülke battı...

 

Bakanım, Descartes’in “Plansız çalışan bir kimse, ülke ülke dolaşıp hazine arayan bir insana benzer.” Söylemini de anımsayın...