“Herkes Tuttuğu Balığın Vergisini Versin”

Hamsi sezona geç başladı ve erken bitirecekmiş gibi görünüyor. Eskiden kasa kasa yok pahasına satılan hamsi şimdi tezgâhlarda çok az bir yer kaplıyor. Bunun nedeni ise kimilerine göre trol ve bilinçsiz avcılık kimilerine göre de palamudun bol olması. Ancak somut olarak hamsinin olmadığı ortada. Palamuttaki bolluğun yarısı hamside yok.

Fatsa’da balıkçılık yapan ‘Süper’ lakaplı 30 yıllık balıkçı Nizamettin Güven, büyük gemilerin sonar radarları ve ekipmanlarının çok gelişmiş olduğunu ve balığı neredeyse süpürdüğünü ifade etti. Trol avcılığının yok etme gibi olduğunu ifade eden Güven: “Büyük gemiler balıkların tümünü topluyorlar. Balıkesir Bandırma’dan çıkıp İstanbul’da boğazı geçiyorlar. Balıkları en fazla 12-13 günde toplayıp bir araya getiriyorlar. Ondan sonra balığı istedikleri gibi yönlendiriyorlar. Bu sene 24 metre yasağı vardı 24 metreden aşağı inemiyorlar. Bunlar aşağılarda cihazlarını açtılar balığı açığa çıkarttılar. Açıkta 24 metrenin derinliğinde istedikleri gibi avlarını yaptılar. Oturduğu yerden uzakta mesafelerdeki balığı görebilecek cihazlara sahipler. Bizim cihazlarımız çok fazla işe yaramıyor bütçe açısından bizim onların cihazlarının kablosunu dahi almamız mümkün değil ayrıca cihaz olsa bile elektrik voltajları da çok yüksek olduğu için kullanabileceğimiz bir cihaz değil diyebilirim. Bunlarda böyle donanımlı olarak av yapabildikleri için bizim de balık tutma şansımız kalmıyor” dedi.

“Denetimler Sıklaşmalı”

Güven büyük gemilerin denetimlerinin daha sıkı olması gerektiğini belirterek: “En kötü şartlarda 23-24 personelleri var 24 kişiden aşağı personelleri olmaz. Bunun haricinde 3-4 tane kayıtta çalışan kendi adamları vardır. Bunları sigortalı gösterirler bunların haricindekilerin sigortaları yapılmaz. 3 tane birinci sınıf eleman bu 25-26 kişiyi yönlendiriyor. Bu 3 eleman hem parasını hem de sigortasını alır. Bunlar bu kadar adam çalıştırırlar sigortalı 3 kişi çalışır, onlar da kendi adamları olduğu için. Bu 3 kişinin dışında olan 26 kişi asker gibi çalışır. Bir kaza olduğu zaman da ailesine biraz sus payı para verirler olay kapanır. Böyle kazaların olmama şansı yok ama onlar için canın değeri yok. Can belki değerlidir ama onlar için balık candan çok daha değerli geliyor. Karadeniz’de belirli yerler var balıkçılar için bazı gemiler var bunlar ise yanında çalışan insanlarla çok ilgilenirler. Evinde yakacağına ve yiyeceğine kadar kendileri götürüp eve teslimini yaparlar. Bu şekilde de insanlar var. Bunların sayısı yüzde 15’i geçmez yüzde 85’i ise değer vermeyenler tabi bunların yanında para vermeden kaçanlar da var. Sebep olarak da ben para kazanamadım derler senin ihtiyacın olup olmadığı düşünen olmaz” dedi.

Bilinçsizce avlanmanın önüne geçilmesi gerektiğini ifade eden Güven: “Özellikle büyük gemilerde trol avcılığının önüne geçilmesi için denetimlerin sıklaşması gerekiyor. Ya da olmadı biz de dahil herkes belli bir kotanın üzerinde tuttuğu balığın vergisini versin. İşin içine para vermek gelince kimse kotayı aşmaz. Böylece de balık nesli tükenmemiş olur” diye konuştu.