25 Nisan 2024

SALGINA DİKKAT, BULAŞICILIĞI ATTI

  • PDF

Kovid 19 virüsünde “KARADENİZ MUTANTI” diye yeni bir salgın tanımı yapılmaya başlandı.

Samsun’dan Rize’ye kadar olan alanda salgının artmasından kaynaklı olarak yapılan araştırmalara göre hızlı artışın nedenine “KARADENİZ MUTANTI” adı verilmekte.

Karadeniz Teknik Üniversitesi hocalarının araştırmalarına göre ortaya atılan bu iddia ulusal gazetelerde manşetlere oturdu.

Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon ve Rize illerindeki artışın sebebini araştıran ilgili kuruluşlar “Karadeniz’de Türkiye ortalamasının çok üzerinde seyreden artışın bir sebebi olmalı. Bunun da bölgeye has olumsuz bir durum ortaya çıkardığı açıkça belli. Artış mutasyonla ilgili. Mutasyona uğrayan virüs Karadeniz illerinde daha çok bulaşı sağlıyor. Buna bağlı artış Karadeniz’de görülmekte. Çok dikkat edilmeli.” Açıklamasında bulunuyorlar.

Türkiye’nin vaka haritasında en çok artışın görüldüğü 5 ilde korkutucu sonuçların geldiğini belirten uzmanlar; “Bu kadar dar alanda bu rakamlar normal değil. Bölgeye özgü mutasyon olabilir. İzalasyon önemli, virüs trafiği kesilmeli” demekteler.

Değerli okuyucular;

Aslında her geçen gün etkisini azaltmasını beklediğimiz salgın bölgemizde hızla yayılıyor. Önlemlerimize ciddi hassasiyet göstermeliyiz. Uzman görüşlerine göre salgına yakalanma sayıları çok artmakta. Dolayısıyla en üst seviyede dikkat etmemiz gerekiyor. Hatta çevremizde de tanık oluyoruz. Salgından dolayı ölümlerin arttığını görüyoruz.

Aman dikkat diyelim.

*             *             *

“BEN ÇİLE ÇEKERKEN SİZLER İKTİDAR KAVGANIZI YAPIN HELE”    

Türkiye siyasi gündemi o kadar küfürbazlaştı ki; sınır tanımaz bir söylem manzumesine dönüştü.

İktidar ve muhalefet kesimlerinin liderlerinden alın sözcülerine kadar ağızlara alınmayacak sözler sarf ediliyor.

İktidar tarafı seçmenini konsolide etmenin peşinde, muhalefet kanadı iktidarı yıpratmanın telaşı içinde.

Bu yarış sonunda güzel Türkçemiz yara alıyor ve siyasi hitabet sanatı küfür kültürüne dönüşüyor.

Oysa bu dil çok yersiz ve çok kaba bir yere doğru evriliyor. Topluma da kötü örnek oluyor.

Değerli okuyucular;

Hepimiz biliriz ki; özel konuşmalarımızda birbirimize karşı kibar ve nezaketli olmaya özen gösteririz. Kelimelerimizi sarf ederken nazik konuşmaya çalışırız. Karşımızdakini kelimelerimizle kırmamaya çalışırız. Anadolu insanının bu kültürü uzun geçmişe dayanır.

Nedir şimdi koskoca adamların birbirlerine küfür etmeleri.

İnanın; utanmasalar ana-avrat yukarıdan aşağıya budayıp inecekler.

Aslında burada dikkat edilmesi gereken devlet adamlığı durumudur.

Devlet adamlarının dili nezaketli, kibar ve kırıcı olmamalıdır.

Konuşmalarıyla topluma örnek teşkil etmelidirler.

Bunun da öncülüğünü cumhurbaşkanımız yapmalıdır.

Çünkü devlet adına büyüklük yapmak ona düşer. Örnek olmak ondan beklenir. Nezaket ve kibarlık ona yakışır.

Vallahi öyle zamanlar oluyor ki; hiç olmadık yerde sarf edilmemesi gereken sözler havalarda uçuşuyor.

Siyasetin dili bu kadar küfürleşince toplum karpuz gibi ikiye bölünüyor.

Aslında milletin derdi tencere-tavanın boş kalması, alım gücünün düşmesi, hayat pahalılığının ezintisi, geleceğe güvenin azalması, gençlerin işsizliği, işi olanların işlerini kaybetmesi, esnafların iflasları vs…  

Muhtemelen bu olumsuzlukları bu toplum hafızasına kazıyordur.

“BEN AŞAĞIDA ÇİLE ÇEKERKEN SİZLER YUKARIDA İKTİDAR KAVGANIZI YAPIN HELE” diyordur. 

*             *             *

ORTADOĞU’NUN KADERİ TAŞERON TERÖR ÖRGÜTLERİYLE BİRLİKTE AMERİKA’NIN ELİNDE Mİ?

Terörün kahpeliği ve hainliği tartışma götürmez.

Tüm terör örgütleri emperyalist ülkelerin taşeronu durumundadır.

PKK, FETÖ, IŞİD ve benzer terör örgütlerine Türk toplumu olarak lanet okuyoruz. Devletimizin terörle mücadelesini sonuna kadar destekliyoruz.

Geçen hafta 16 vatan evladımızı şehit eden kahpe PKK terör örgütü biliyoruz ki Amerika’nın desteğiyle bölgeye yerleşiyor.

Amerika’nın amacı; Kuzey Irak’tan sonra şimdi de Kuzey Suriye’de özerk bölge kurma çalışmalarını sürdürüyor. Binlerce tır silahı PKK/YPG terör örgütüne veriyor. Hatta Suriye’de sınırımıza 1 kilometre mesafede üs kuruyor. Bu üsse muhtemelen PKK yerleşecek. Biliyoruz ki; Ortadoğu’da yeni bir devlet kurulacak.

Amerika-Türkiye müttefikliği ne durumda acaba?

Yoksa Türkiye müttefiklikten çıktı, yerine PKK mı geldi?

1990’lı yılların başında başlayan Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) amacına ulaşmaya her geçen gün daha mı çok yaklaşıyor?

Irak’ın kuzeyi halledildi, şimdi sıra Suriye’nin kuzeyinde mi?

Ve daha sonra Türkiye’nin güneyinde mi?

Yoksa Ortadoğu’nun kaderi taşeron terör örgütleriyle birlikte Amerika’nın elinde mi?

Dikkat edelim. İçeride birliğimize, bütünlüğümüze, kardeşliğimize zarar getirmeyelim. Bölmeyelim, parçalamayalım, ötekileştirmeyelim, düşmanlaştırmayalım, zayıf düşmeyelim…

 

Yorum ekle


Güvenlik kodu
Yenile

trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde