20 Nisan 2024
İYİ Kİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ VAR
- Çarşamba, 30 Eylül 2020
Kurumsal hizmetlerin sonu yok.
Ne kadar planlama yapılırsa yeridir.
Bu da fazla oldu diyemeyiz.
Çünkü ihtiyaçlar her geçen gün farklılıklar gerektirir.
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Hilmi Güler AK Parti iktidarlarının başlarında Enerji Bakanlığı yapmıştı.
Bakanlığı dönemlerinde Ordu’ya beklenen hizmetleri getirememiş olabilir. Bunu iddia edenler olabilir. Ancak bakanlık görevi sadece Ordu ile sınırlı değildi. 81 ilin bakanı idi. Sözü fazla uzatmayayım.
Hilmi Güler bu gün Ordu’nun belediye başkanı. Çalışmalarını bir buçuk yıldır sadece Ordu üzerine yapıyor. Projelerini Ordu özelinde hazırlıyor.
Geçen hafta Hilmi Güler’in bir icraatını gördük.
95 iş makinasını hizmete sundu.
Bu atılım ve planlama Ordu’nun tamamının faydalanabileceği bir yatırım.
Alınan araçlar Fen İşleri, Park ve Bahçeler ve OSKİ çalışmalarının emrinde olacak.
Mevcutların üzerine 95 adet daha eklemlenen iş makinaları ile hizmet verilecek.
Büyükşehirde hizmet üretmek için harika şekilde hesaplanmış bir araç filosu oluştu.
Dozeri, kepçesi, kamyonu, ederi, büyüklü-küçüklü hizmet araçları, vidanjörleri, çöp toplama araçları vs.
Bunların tamamı ilimiz ve ilçelerimizin hizmetinde olacak.
Muhtemelen bu ihtiyaçlar kiralama yöntemiyle, hizmet alımı yöntemiyle karşılanıyordu. Artık belediyenin kendi malı olacak. Kurum büyük bir kiralama ücretinden de kurtulmuş olacak.
Düşünsenize; büyükşehir belediyesinin olmadığını. Kim ciddi bir hizmet üretebilir? Hangi ilçede yüksek bütçeli çalışma olur? Kim halen şehir içi altyapısını bitirememiş ve bunun için ihaleye çıkabilir. Hangi parayla. Sanmayın ki ilçelerde ilçe belediyeleri yatırım yapıyor. İlçelerde bir çalışma varsa bilin ki tamamı büyükşehir belediyesi projesidir.
İyi ki büyükşehir belediyesi var, iyiki başında da Hilmi Güler var.
Bu bir politik yandaşlık veya politik köpürtme değil.
Yapılan doğru işin yanında olmaktır.
Başarılar dileriz Hilmi Güler…
KİTAP OKUMA EYLEMİ VE ONUR GÜNGÖR
Onur Güngör ismini hiç kuşkusuz ki geniş kitleler tanır.
Fatsa’da doğmuş-büyümüş ve Fatsa’da yaşar.
Reşadiye Caddesinde küçük bir balıkçı restorantı vardır. Yavrularının geçimini oradan sağlar.
Aslında 90’lı yılların başında onu radyo ve televizyonculuktan tanırız.
Fatsa’da yeni kurulan yerel radyo ve televizyonlardan. Zaman zaman gazetemizde de köşe yazarlığı yapmıştır.
Siyasi pozisyonunu da biliriz. MHP’de yöneticilik yapmıştır. İYİ Parti Fatsa kurucularındandır. Sağ siyaset içinde yer almıştır. Toplumda aydın kesim dediğimiz kitlenin içinde yer alabilecek kadar bilgiye sahiptir.
Onur Güngör; ilimizde ve ilçemizde açılmaya çalışılan maden alanlarına karşı bir farkındalık yaratmak adına Fatsa Cumhuriyet Meydanında “çıplak ayakla kitap okuma” eylemi başlatmıştır. Tek başına başladığı bu eylem her geçen gün artarak büyümektedir.
Amacının gelecek kuşaklara zehirlenmemiş bir doğa bırakma hedefi taşıdığını beyan etmektedir. Kedilerin ve köpeklerin ihtiyaçlarını karşılayamadıkları bir yeşil alan talanına son verilmesinin duyarlılığını yaratmaktadır. Doğa ve hayvan dostudur.
Onur Güngör bir öğretmen çocuğudur. Sağ siyasette konumlanmıştır. Bu gibi eylemlerde de hep öncü olmaktadır. Geçmişte de Onur kardeşimin siyasi yapısının zıddına duyarlılıkları olmuştur. Gerçekçi bir damarı vardır. Her ne kadar sağda olsa da toplumsal meselelerde hakkaniyet değerlerine önem verir. Siyasi pozisyonunu ikinci planda tutar.
Ortak yanımız öğretmen çocukları olmamızdır. Hatta toplumsal meselelerde de aynı saflarda yer almamızdır. Siyaset dışında memleket hassasiyetlerimiz buluşur.
Oysa Onur kardeşimin yaptığı ve ortaya çıkarmak istediği farkındalıklar sürekli sol siyasetçiler tarafından gündeme getirilir. Dolayısıyla nerede bir protesto veya bir karşıtlık ortaya konulsa solcular tarafından organize edilir. Kaldı ki; bu duyarlılıkların gerçekçi düşünen ve davranan tüm kesimlerin hassasiyeti ve duyarlılığı olması gerekir.
Onur Güngör’de bu anlayışla siyasi pozisyonu dışına çıkarak gerçekçi ve toplumun geniş kesimlerinin çıkarları adına davranış ortaya koyabilmektedir.
Dikkat çekmek istediğim şudur: memleket adına pozitif gelişmelerde hemfikir olup omuz omuza yürüyebilmeliyiz. Ortak akıl etrafında buluşabilmeliyiz. Gerçekçi davranışlar sergileyebilmeliyiz.
Onur Güngör’ün eylemi hepimizin eylemi olabilmelidir.
“Hiçbirimiz topraklarımızın zehirlenmesine müsaade etmeyeceğiz. Maden alanlarının genişlemesine duyarsız kalmayacağız” diyebilmeliyiz.
Şehir merkezlerinde kedilerin ve köpeklerin ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri yeşil alan katliamlarına şiddetle karşı durabileceğimizi haykırabilmeliyiz.
Yanındayız Onur Güngör…