19 Nisan 2024

CUMHURBAŞKANI NASIL BİR ANAYASA İSTİYOR?

  • PDF
Yeni anayasa yapımı konusunda Cumhurbaşkanı ve iktidar partisi lideri Erdoğan’ın İnsan Hakları Eylem Planı töreninde söylediği şu;
Hak ve özgürlükler temelinde hazırlanmış, yeni ve sivil bir anayasa…
Milli iradenin üstünlüğü esasına göre hazırlanacak yeni bir toplumsal sözleşme metni….”
Evvela, Cumhurbaşkanı mevcut anayasadaki hangi “ hak ve özgürlükleri” yetersiz buluyor, bunu bilmiyoruz. Bu konuda bir açıklaması yok.
Hatta, tam aksine, iktidarın mevcut anayasadaki hak ve özgürlükleri daha ra sınırlamak istediğini gösteren veriler var; AYM nin bugünkü anayasadaki hak ve özgürlüklere aykırı bularak iptal ettiği kanunlar… Bireysel başvurulardaki “ hak ihlali” kararları.. Uluslararası sıralamalarda Türkiye’nin yeri…
Anayasa hukuku bakımından “ milli iradenin üstünlüğü esasına göre hazırlanmış anayasa” kavramı fevkalede önemlidir.
Bu kavramı nasıl anlamalıyız?
Cumhurbaşkanı kendisinin açıklamaları var, mesela;
Egemenlik Anayasa Mahkemesinin de değildir. Egemenlik milletindir. Hiç kimse, hiçbir kurum kendisini milletin üzerinde özellikle de siyaset kurumunun üzerinde görmemelidir… milli irade seçim sandığında belirlenir. TBMM de tecelli eder.( 2 Aralık 2014)
Bu durumda mesela  Anayasa mahkemesinin TBMM ‘ de tecelli eden milli irade” nin çıkardığı kanunlar  denetlenmesini, iptal etmesini hukuken nasıl izah edeceğiz?
Hakimiyetin Meclis’te  Anayasa Mahkemenin “ TBMM de tecelli eden milli irade” nin çıkardığı kanunlar, Mustafa kemal Paşa’nın ifadesiyle ; “ meclisin üstünde bir  güç bulunmadığı” düşüncesi  1921 ve 1924 anayasalarımızdaki “ kuvvetler birliği” ilkesinin ifadesidir. Takrir-i Sükun kanunu böyle çıkarılmış, DP iktidarı tahkikat komisyonu’nu bu gerekçeyle kurmuştu.
Çağımızda ise demokrasinin olmazsa olmaz iki şartı “ hukukun üstünlüğü “ ve “ kuvvetler ayrılığı” ilkeleridir.
İşte, çağımızda Meclis’in çıkardığı kanunların anayasa uygunluğunu denetleyen ve siyasetin üstünde yer alan bağımsız anayasa mahkemesi vardır.
Eğer milli irade sadece meclis’te tecelli ediyorsa, milli iradenin üstünlüğü esasına göre hazırlanmış anayasa da” Anayasa Mahkemesinin ve Danıştay’ın yeri ne olacak…
Anayasa Mahkemesi Başkanı Prof.Dr zühtü Arslan Anayasa teorisi  kitabına  Lord  Acton’un  güç yozlaştırır, mutlak güç mutlaka yozlaştırır sözüyle başlar. Bu gerekçeyle siyaset de “ hukukun üstünlüğü” ne tabidir. Hukuk Devleti, keyfi iktidar karşısında hukukun mutlak hakimiyetini ve keyfiliğin dışlanmasını ifade eder.
Anayasa Mahkemesi Üyesi Yusuf Şevki Hakyemez’in Militan Demokrasi Anlayışı adlı akademik eserinde yazdığı gibi;
Anayasa Mahkemelerinin kuruluş nedeni, anayasada güvence altına alınan temel hak ve özgürlükler üzerinde siyasal iktidarın çoğunluk oyuyla yapabileceği yıkıcı ve her türlü olumsuz etkili önlemektir.
Hukukun üstünlüğü ilkesi sayesindedir ki, AYM, anayasa aykırı bulduğu kanunları iptal eder .Bizim gibi temel değerlerde uzlaşmamış toplumlarda uzlaşmayla anayasa yapmak zordur .Öyleyse ne yapmalıyız? Bunun cevabını  yine AYM üyesi Hukuk profesörü Yusuf şevki Hakyemez’den aktaralım.
 
İnsan Haklarını güvence altına almış sayılması için yeni anayasanın sorun doğuran konularda evrensel hukuku da esas alacak çözümler sunması zorunludur .Ancak bu biçimdeki anayasa herkes tarafından sahiplenmelidir.” ( yeni Türkiye Dergisi, Ocak-Şubat 2004) Yeni Anayasa Üzerinde konuşmalıyız, kuvvetler ayrılığı, denetim ve denge, yargı bağımsızlığı, temel hak ve hürriyetler gibi...
 Kalın sağlıcakla!
trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde