28 Mart 2024

SÖZ UÇAR, YAZI KALIR

  • PDF

            Krizin sorumlusu halkımız değildir. Krizin sorumlusu ülkeyi yönetenlerdir.

            Kronik hale gelen yüksek işsizlik ve enflasyonu, sürekli artan iç ve dış borçları, ekonomideki istikrarsızlık ve tehlikeli daralmayı, yüksek faiz oranlarını, tasarrufları kamu açıklarının finansmanına yönlendiren borç yönetimi anlayışını aşarak ülkeyi düze çıkaracak bir siyasi iradeye ihtiyaç vardır.

            Partimiz;

             Hukuku, korkutmanın ve cezalandırmanın değil, adaleti sağlamanın aracı olarak görmektedir

            Hukukun üstünlüğüne dayalı yönetim anlayışının teminatı olacaktır.

            “İdarenin hiçbir eylem ve işlemi yargı denetimi dışında bırakılmayacaktır.”

 

            Hükümetin ve kamu yöneticilerinin hesap verme sorumluluğunu açıkça kabul etmektedir.

 

            Halkımızın temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanan mevcut devlet yapımız, toplumsal denetim ve katılıma kapalıdır, yolsuzluğa açıktır ve siyaseti yozlaştırmaktadır.

           

            Kamu hizmetleri tutumluluk, verimlilik ve etkinlik ilkelerine göre yürütülecektir.

 

            Türkiye’nin temel ekonomik sorunlarından biri, “borç-faiz kısır döngüsü”dür.

 

            Ekonomik programımızın hedefi, enflasyonu tek haneli rakamlara indirmektir.

 

            Maden ürünleri üretiminde, çevreye zarar verilmemesine büyük özen gösterilecektir.

           

            Ülkemizin temel gıda ürünleri açısından kendi kendine yeterli olması, verimli tarım arazilerinin sürekli işlenir halde tutulması sağlanacaktır. Ülkemizde hayvancılık sektörü yıllarca ihmal edilmiştir. Ekonomik krizlerin de etkisiyle, Türkiye et ihraç ederken, et ithal eder hale gelmiştir.

 

            Siyasetçilerin ve kamu yöneticilerinin mal varlıkları şeffaf  hale getirilecek, kamunun bütün iş ve işlemlerinde şeffaflık asıl, gizlilik istisna olacaktır.

 

            Son yıllarda ülkemizde büyük boyutlara ulaşan, halkın devlete olan güvenini sarsan, ülkemizin uluslarası imajını zedeleyen yolsuzluk olaylarının ortaya çıkarılması  ve suçluların cezalandırılması için gerekli idari ve hukuki önlemler alınacaktır.

 

            Eğitimde halen uygulanmakta olan önyargılı ve ezbere dayanan yaklaşım terk edilecek, evrensel değerleri öne alan, insanı merkeze yerleştiren demokratik ve çağdaş bir yaklaşım benimsenecektir.

 

            Bunlar ne kadar güzel söylemler değil mi? Nereden mi aldım?

 

            Zamana yolculuk yapıp AKP’nin 3 Kasım 2002 seçim bildirgesinden yürüttüm..!

 

            Ülke yönetiminde 19.yılına giren AKP’ye bu kez de kendi deyimleriyle biz soralım, “Nereden nereye” getirdiniz. Bu konuları çözmediğiniz gibi dağ gibi yeni sorunlar yarattınız. Ülkenin çok zamanını çaldınız. Düzelecek yerde gittikçe daha da yaşanmaz hale getirdiniz.  

           

            Çıraklıkta kibir ve gururdan başka bir şey öğrenemediğiniz için kalfalık ve ustalık dönemlerinizde çokça çuvalladınız!

            Maaşınızı Bulgar Levası olarak mı alıyorsunuz diye sormayacaksanız, göreve geldiğinizde 0.65 Türk Lirası olan 1 Bulgar Levası, bu gün 4.6 Türk Lirası.

 

            Anayasa mahkemesi kararını alt mahkeme tanımıyor, halen reform yapacağız diyorsunuz.

 

            Ümitlerinizi Muharrem ayına ya da Şubat’ın 30’na mı bağladınız? Bu kadar vaadin sonunda acı reçeteden hapı yutarken yine kaybettik.

 

            Başka söze gerek yok. Söz uçar, yazı kalır...


 

trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde