16 Nisan 2024

TÜRKİYE’Yİ TÜRKLERE BÖLDÜRMEK İSTİYORLAR

  • PDF
    Türkiye’ye son günlerde gelen ABD’lilerin konumu, rütbesi ve verdikleri mesajlar da ABD’nin PKK-PYD terör örgütüne verdiği açık desteğe rağmen, Türkiye’den ABD’ye verilen mesajların dozu içeriği de bir kez daha gösterdi. Türkiye’nin Atlantik sisteminden kopması kıza vadede olanaksızdır. Bunu en iyi bilen ABD bilir.
    Gerçekçi olalım. Olmak zorundayız da; Rakka’da ABD ile birlikte hareket eden Türkiye’nin nesnel olarak, olgusal olarak Rusya, İran ve Suriye ile daha fazla yakınlaşması mümkün değil. ABD, hem sık sık, yüksek sesle bölgedeki en önemli müttefikleri arasında PKK-PYD terör örgütünü de sayıyor. Kuzey Irak’ta Barzani’nin sadakatinden memnuniyetini söylüyor. Onlara her türlü silahı, cephaneyi veriyor. Türkiye’nin tüm israrına karşın, PYD’yi terör örgütü olarak tanımıyor. Terör örgütünün uzantısı olan partinin yönettiği belediyelere, Türkiye’nin içişlerine karışarak, açıktan sahip çıkıyor.
    Şunu mutlaka görelim; Dört bölge ülkesinin(Irak, Suriye, İran, Türkiye) bölünmesiyle kurulacak  Kürt Devleti, ABD ve İsrail’in stratejik hedefidir. Bu hedefe ulaşmak için çeşitli araçlara sahiptir ABD. Takım çantasında PKK-PYD terör örgütü de vardır. Ve ABD, bağımsız kürt devletine giden yolda en önemli aşamanın, en kritik durağın, İrak’tan başlayan, Suriye üzerinden Akdeniz’e ulaşan koridor; stratejik, diplomatik,  jeopolitik olduğu kadar, ekonomik olarak da zorunludur.  O nedenle, bölünmeye çalışılan bölge ülkelerinin, onları bölmek isteyen ülkeyle müttefik olması, eşyanın tabiatına aykırıdır.
   Cumhurbaşkanı başdanışmanı, işadamı, gazeteci İlnur Çevik işareti verdi. Belli ki açılım süreci denilen Türkiye’yi bölme, parçalama projesi yeniden gündemde. Zamanı ve zemini kollanıyor. ABD, Türkiye’nin PKK-PYD terör örgütüne karşı daha yumuşak davranmasını istiyor. HDP ve destekçileriyle yakın temas halindeki ABD’li diplomatlar, tutumlarını hiç saklamıyorlar. Kamuoyu önünde en küçük bir diplomatik nezaket kuralını, Türkiye’nin hassasiyetlerini hiç gözetmiyorlar.
    Peki, Türkiye ne yapıyor? Israrla ABD ile stratejik ittifak ilişkisi içinde olduğunu söylüyor. Suriye’de ABD’yle işbirliğini  artırmaya çalışıyor. ABD, kendi çıkarına göre konum alır, uygun müttefikler- araçlar seçer, takım çantası hazırlar, stratejilerini şekillendirirken; Türkiye doğru konum almıyor. Doğru ittifaklar kurmuyor. Atlantik ezberini bozamıyor. ABD’nin ağzının içine bakıyor. ABD Başkanı ile  telefon görüşmesini CIA başkanının ilk yurt dışı durağının Ankara olmasını gururla, davul zurna çalarak kutluyor.
     Anımsayalım; ABD, Süleymaniye’de Mehmetçiğin başına çuval geçirdi. Muavenet zırhlısını vurdu. Eşref Bitlisi şehit etti. Ergenekon ve Balyoz kumpaslarını iktidar ve FETÖ eliyle tertipledi. Türk denizciliğinin gelecek 30 yılını kararttı. En seçkin, en donanımlı, deneyimli, bilgili, çalışkan yurtsever, Cumhuriyetçi subayları tasfiye etti. Türkiye’nin normal koşullar altında aynı safta olması gereken ülkelerle, ABD’nin hedefinde olan bölge ülkeleriyle bir araya gelmemesi için her yolu denedi. Başarılı da oldu. Türkiye’nin bölge ülkeleriyle, Avrasya güçleriyle yakınlaşmasını engelledi. Rusya, Çin ve İran’la ekonomik ilişkilerine koşut bir politik ve diplomatik ilişki kurmasının önüne geçti. Hem de ABD bunları, Türkiye’nin onca ısrarına rağmen, FETÖ elebaşını iade etmeden, PYD’yi terör örgütü olarak tanımadan, dahası ona ağır silah,zırhlı araç vererek yaptı.
    Türkiye’nin  İŞİD terör örgütüne karşı mücadelesini desteklerken, PKK-PYD terör örgütü hedeflerini vurmasından memmun olmadı hiç. Çünkü başından beri Türk ordusu ile bu terör örgütlerinin birlikte,bir ABD yapımı olan İŞİD’e karşı mücadele etmesini istedi.
  Kalın Sağlıcakla!
 
trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde