29 Mart 2024

SALLANIYORUZ

  • PDF
  Geçtiğimiz günlerde iki ilimizde can kaybına da neden olan felaket yaşadık. Depremde can veren vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, ülkemize ve acılı ailelerine baş sağlığı dilerim. Deprem gibi afetler dünyanın her yerinde olur ve önlenmesi de olanaksızdır.
 
  Ülkeler doğal afetlerden bilim ve fene verdiği değerler ile kalkınmışlık ölçütleri oranında etkilenir. Depremin boyutu, bilime gerçek değeri veren ülkelerde az, bizim gibi ülkelerde ise yüksek olur. Japonya yüksek şiddetli depremleri bile çok az hasarla atlatır. Biz ise fen ve bilimden uzaklaşıp hurafeler peşine düştük. Yıldız Teknik Üniversitesinin profesör ünvanlı ve çocuk yaşta evliliği savunan hocası Bedri Gencer, depremin nedeninin erken yaşta evlilik yasaklandığı için gerçekleştiğini savundu. Eğitim sistemi bunların gayretleriyle! 10 şiddetinde deprem geçirmektedir. Gençlerimiz böyle hocaların eline kaldığından dolayı çok şanssızlar.
 
  Depremden dolayı bazı olaylarda tekrar gündeme gelerek tartışılmaya başlandı. Deprem için yıllardan beri toplanan ve büyük meblağdaki vergilerin akibeti başı çekiyor. Diğer rahatsızlık yaratan konu ise yardım kuruluşu olmanın ötesinde bir çiftlik gibi anılmaya başlanan Kızılay.
 
  Kızılayın yöneticilerinin aldıkları yüksek maaşlar ve yüksek fiyatlarla kiralanan binalar. Bunlara net bir yanıt verilemedikçe devlete güveni zaten sarsılmış insanların artık Kızılaya da güvenleri sarsılmaya başlayacaktır. Burada kurumun yöneticilerine büyük görevler düşmektedir. Aksi durumda yüksek şiddetli depremlere naruz kalması kaçınılmaz olacaktır. “Bir musibet bin nasihatten iyidir” atasözünü anımsamakta yarar vardır diye düşünüyorum ama akıllanacağımızı düşünemiyorum.
 
  Kırıkkale Üniversitesinde uygun olmayan ilaç kullanımından dolayı görme duyusunu yitiren onlarca vatandaş için Sağlık Bakanının “onlar kör olmadı görmeleri engellendi” söylemi ise tam bir kara mizah. Sağlıktaki depremin şiddetini ölçebildiniz mi? Ya da görebildiniz mi?
 
  Eleştirilere tahammül edemeyen Cumhurbaşkanımız ise “depremi durdurma şansımız var mı? “ diyor. Tabiki yok ve böyle bir beklenti de olamaz.Ancak deprem dahil doğal afetlere karşı devletin tedbir alma yükümlülüğü vardır. Eleştirilerin temelinde ise zamanında gerekli önlemlerin alınmadığıyla kaynakların yerinde kullanılmadığı yatıyor.
 
  Tuttuğumuz her şey elimizde kalıyor. Ekonomiden dış politikaya, eğitimden sağlığa..... say sayabilirsen! Kısaca her alanda sürekli sallanıyoruz ama baskı ve korkudan şiddetini de söyleyemiyoruz...
trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde