Fatsa Ticaret Borsası Başkanı Ali Feyzi:“LİMAN KARŞISINDAKİ ALAN EĞİTİM KAMPÜSÜ OLMALIDIR”

Gazetemiz sahibi Yavuz Selim Eser ile bir süre sohbet eden Feyzi; “Ben Fatsa basınından Ordu Üniversitemizin rektörü Ali Akdoğan beyefendiye yapılan ziyareti basın mensubu arkadaşlarıma, abilerime, büyüklerime hem bir sivil toplum örgütü başkanı olaraktan hem de bu şehirde yaşayan bir birey olaraktan, bir esnaf, bir iş adamı olaraktan ayrı ayrı teşekkürlerimi sunuyorum. Toplumun tamamını ilgilendiren konularda bırak Ordu’ya gitmeyi, bir adım atana bile minnet borçludur bu toplum. Bu minnetini de her türlü göstermelidir. Biz bu gibi ziyaretlere, desteklere şehrimiz için yapılan katkılara destek vermezsek insanların katkı yapmak için sebepleri ortadan kalkar. Onların biz umutlarını yeşertmemiz gereken yerde kırmış oluruz, o yüzden ben şehrimize katkı sunan herkese şehrim adına minnettarım.” Dedi.

Fakülteler alanı konusunda cesaretli bir beyanda bulunan Ali Feyzi; “… bütün muhafazakar-demokrat ve milliyetçi kesimler meseleye böyle yaklaşmalıdır. Bunu bir solcu söylese linç edilir. Ancak muhafazakar kesimler bunu cesaretle dile getirmelidirler. Mandırada 10 bin kişilik caminin ne işi var. O mahallenin nüfusu bile 10 bin yok. Zaten alanın çok yakınında cami var.” dedi.

“Rektörümüz sizlere olmazı göstermiş. Ama, siyaseten birlik ve beraberlik olunursa esnaf odaları, ticaret odaları Fatsa da ki bütün sivil toplum örgütleri birlik olursa aşamayacağımız sorun kalmaz. Üniversiteler siyasi iradenin emrinde olan yerlerdir. Tabii ki bu kapıları siyasilerle aşındırmak lazımdır. Burada ilk aşındırılacak kapı rektörlük kapısıdır. Rektörlükten sonra siyasetin kapısıdır, Ankara’nın kapısıdır. Fatsa’daki sivil toplum örgütleri siyasetçisiyle, basınıyla, iş adamlarımızla, aydın-larımızla el birliğiyle Fatsalının istediği şeyi başarmaya muktedirdir. Ancak bunlar lafta kalmamalı icraata geçmelidir. Fatsa’mızın kaybetmeye tahammülü yoktur. Fatsa’mız yıllardır Ünye’yle Altınordu arasında ticaretten ve siyaseten sıkışmış pozisyondadır. Bugün Ordu Üniversitesinde 25 bin öğrenci vardır. Fatsa’daki fakültemizde öğrenci yok denecek kadar azdır. Bana göre yoktur. Bölgemdeki Kumru’nun Korgan’ın veya Fatsa’nın gençlerinin okuduğu bir yüksekokulu var. Fakültede de 80-90 civarında öğrenci vardır. Bu sayıyı ilk etapta 5 binlere, daha sonra 10 binlere çıkartmadığımız sürece Fatsa’nın vizyonuna katacağımız bir şey olamaz. Öğrenci sayısının artması Fatsa’ya ne getirir, bunun hesabını yapmak lazım. Sadece para değil tabii ki. Fakülteleri paragözü ile görmemek lazım. Şehrin kültürüne, vizyonuna da katkı sağlayacaktır. Öğrencinin bırakacağı para ikinci planda yer alacaktır.

Bunlar için bir: Ordu Üniversitesinin burada mutlaka öğrenci kapasitesi yüksek fakülteler açması lazım, mutlaka mühendislik fakültesi açması lazım, çünkü mühendislik fakültesi deyince bir çok mühendislik giriyor işin içine, kapasitesi yüksek önü açık. Aslında Fatsa’da fakülte yeri aramaya gerek yok. Fatsa adına çok kıymetli bir alan var. Fakülte kurulabilecek Karadeniz’in en VİP alanı var. Herkesin bildiği limanın karşısında Fatsa’mızın harika bir yeri var. Oraya başka yatırımların planlanması fakültenin yanında düşünmek bile züldür. Şehrimize yazık olur. Öyle kıymetli bir arazinin park bahçe filan olması bana göre yersizdir. Oraya kıymetli bir fakülte olur, fakülteler olur. Bu arazide planlanan park bahçe ve camiye ihtiyaç yok, ama fakülteye ihtiyaç var. Bunu tüm muhafazakarlar dillendirmeli. Aynı mahallede camilerimiz var zaten.

İkincisi: bu şehre ne getirebiliriz. Biz burada siyasetçilerle kendi aramızda sivil toplum örgütlerinin birlik ve beraberlik sağlamadan bu şehre bir şey geleceğinin kanaatinde değilim. Hepimiz tek dil konuşmalıyız, hepimiz Ankara’yı aşındırmalıyız. Bu iş öyle bir kere, iki kere gidip gelmekle olmaz. Lobi faaliyetleri olmadan, bürokratla ve siyasetle bir olmadan, kendi aramızda bir olmadan, çözülecek iş değil bunlar. Biz öbür türlü 20 sene sonra da aynı şeyleri konuşuruz. Ayrıca Fatsa’mıza yüksek kapasiteli bir cezaevi yapılması lazım. Fatsa’mıza çok kıymetli bir başsavcımız geldi. Kendisini ziyaret ettim gerçekten vizyon sahibi. Şehre katkı sunmaya çalışıyor. Şehrin gelişmesi için çeşitli girişimleri var, inşallah bunları başarır ve sonuç alır. Sonuç alacağına inanıyorum. Bizde kendisini bu şehrin bir ferdi olaraktan sivil toplum örgütü başkanı olaraktan kendisini destekleriz, destekliyoruz da. Bu şehrin çok acil liman probleminin çözülmesi lazım. Burası İç Anadolu’ya açılan kapılardan birisi. Bu şehrin limana ihtiyacı var, bu şehrin fakültelere, yüksek kapasiteli ceza evine, kendi arasında birlik ve beraberlik olmasına ihtiyacı var. Ben buradan sizlerin aracılığıyla önce OSKİ Genel Müdürlüğünün Fatsa’ya gelecek olmasında ciddi gayret gösteren Fatsa belediye başkanımız İbrahim Etem Kibar kardeşime teşekkür etmek istiyorum. Bu konuda mücadele verdi ve başardı. İnşallah önümüzdeki günlerde OSKİ genel müdürlüğü Fatsa ya gelecek. Bu Fatsa ekonomisine bir katkıdır. Bu şekilde katkı sunan siyasetçilerimizi baş tacı yapacağız. 19 tane ilçede OSKİ’yle işi olan herkes Fatsa ya gelecek.” Açıklamasında bulundu.

“Öncelikle kasada çok büyük rakamlar olduğu söylentisine itibar etmeyin. Kendi kurumumdan bahsedeyim, kasada öyle milyonlar yok. Başka odaları bilemem. Buralar büyük maliyet isteyen yerler. Fatsa ne toplar iki milyon üç milyon toplar. Örnek veriyorum; bu şehir iki milyon parayı toplar ama bu yatırımlar beş milyona iki milyona yapılacak yatırımlar değildir. Burada devletin gücüne ihtiyacımız vardır. Bizim topladığımız para ancak projeyi çizdirir.

Fındık fiyatları 17 TL civarında seyrediyor. Herkesin mutlu olduğu bir sezon geçiriyoruz. Hamdolsun üreticimiz memnun. Üreticimiz o kadar memnun ki fındık bahçelerinde müthiş bir çalışma görüyoruz. Ben üreticilerimi tebrik ediyorum. Herkesi fındık bahçelerinde görüyoruz. Bahçe bakımlarını yapıyorlar. Fiyatın iyi olması buna en büyük etken. İnsanlar arazilerine sahip çıkmaya başladı. Karadeniz’in fındık olan bölgesinde eğer ekonomik bir rahatlama veya daha az ekonomik bir bunalım varsa bunu fındık mahsulüne borçluyuz. Cum-hurbaşkanımızın 16 yıl aradan sonra ilk defa fındık fiyatını kendi ağzından açıklamasına borçluyuz.

Bir kısım üretimiz kaliteyi arttırırken bir kısım üreticilerimizde bu konuda duyarsızdır. Esnafımız, tüccarımız, sanayicimiz kabuğa para vermiyor boş çuvala, çürük fındığa para vermiyor, iyi fındığa para veriyor. Fatsa’daki iş adamlarımıza, siyasetçilerimize, sivil toplum örgütü başkanlarımıza hepsine sizler aracılığı ile, şehrimizin sorunları için birlik ve beraberlik olma çağrısı yapıyorum. Hep beraber olmamız lazım, arkamıza bakmamamız lazım, torunlarımıza bu şehir mirastır, bu mirasa hep beraber sahip çıkalım” açıklamasında bulundu.